Yazılarımı dışarıda yazmayı seviyorum, belli kafelerim, çay bahçelerim var...
Son durumlar şöyle...
Bir hafta önce gördüğün servis elemanı bir hafta sonra görünmez oluyor; işe başlarken yüzünde güller açan çalışanlar bir ayı doldurunca üzerlerine bir tatsızlık geliyor...
Çünkü aylıkları dişlerinin kovuğunu doldurmuyor; yemek paraları falan bir iki ay geriden geliyor; çalışanı azıcık kandıran bahşiş deseniz, artık kimse bırakmıyor...
***
Sokağı da seviyorum, biliyorsunuz...***
Gençlere "yan gelip yatma, git çalış" demek kolay...***
"Yol parası" ödenecek taahhüdüyle işe giren bir gençle konuştum geçen gün...***
Eminim, şu yazdıklarımı okuyunca pek çok insan sıkılacak...***
Bir kesim sadece para konuşuyor; para konuşarak ömrünü tüketiyor; böyle bir hal var artık...***
Bakalım ömrüm "insansız iktisat"ın sonunun geldiği; istatistiklerin havasının solduğu günü görmeye yetecek mi?
Bir gün mutlaka olacak bu...
***
NOT DEFTERİ
Hiç kuşku yok ki, duygularımız içerisinde bizim olmayan, bize ait olmayan tek şey umuttur. Umut hayata aittir, hayat kendini böyle korur. (JULIO CORTAZAR / Seksek)