Türkiye'nin en iyi haber sitesi
BERCAN TUTAR

Küresel statükoda Gazze depremi

Sesli dinlemek için tıklayınız.

Gazze'deki barbarlık karşısında dünya ve insanlık sınıfta kaldı. Dünyanın en büyük hapishanesi Gazze 7 ayda bu kez dünyanın en büyük mezarlığına dönüştü.
Ne var ki bu mezarlık Batılı Siyonazilerin de mezarlığı olacak.
Çünkü Gazze direnişi, dünyaya evrensel normlar diye dayatılan ve pazarlanan bütün o janjanlı Batılı değerlerin nasıl içi boş birer modern safsata olduğunu kanıtladı.
Geçenlerde sömürgeci Batılı anlayışın en ırkçı isimlerinden AB Dış Politika Şefi ve Avrupa Komisyonu Başkan Yardımcısı Josep Borrell bile Gazze'yi "Hem on binlerce insan hem de insancıl hukukun en önemli ilkelerinin çoğu için bir mezarlık" diye nitelemek zorunda kaldı.
Nereden nereye? İsrail'in katliamları karşısında ırkçı Borrell dahi insafa gelmiş görünüyor. Çünkü İspanyol siyasetçi ve Sosyalist Parti üyesi olmasına rağmen içindeki faşist sese engel olamayan Borrell, 19 Ocak 2021'de "Avrupa bir bahçe ve dünyanın geri kalanının çoğu balta girmemiş bir ormandır" çıkışında bulunmuştu. Bu sözler o dönem büyük tepki çekmişti.

***

Oysa Gazze'de gördük ki asıl medeni olmayan vahşi ve barbar dünya bizzat Batı'nın kendisiymiş. Zira İsrail'in soykırımlarına her tür desteği veren Batılı devletler, çıkardıkları Siyonist yasalarla Gazze'ye destek verenlere karşı adeta küresel apartheid politikası başlatarak linç kampanyalarını en üst aşamaya taşıdı.
Bu yönüyle Gazze gerçeği, İslam dünyasının utanılacak acziyetini ortaya çıkarırken Batı'nın da sömürgeci, vahşi ve soykırımcı yüzünü bütün çıplaklığıyla ifşa ediyor.
Küresel vicdana dönüşen Gazze her açıdan bir turnusol kâğıdı işlevi görüyor. Bugün masum Gazze halkının maruz kaldığı vahşi katliamlar; insan hakları, ifade özgürlüğü ve hukukun üstünlüğü gibi değerlere dayalı Batılı liberal demokrasi anlayışının maskesini düşürdü, altındaki barbar yüzü ortaya çıkardı.
Gazze'deki direniş, 'liberal ve demokrat' geçinen Batılı siyasilerle onların Doğu'daki devşirmelerinin aslında nasıl da birer vahşi Siyonist zihniyete sahip olduklarını görmemizi sağladı. Gazze'deki masumlar ordusu Batılı hokkabazların dört asırdır inşa ettiği değerler dünyasını 7 ayda tuzla buz etti. Batılı özgürlük anlayışının bütün Siyonist foyasını ortaya çıkardı.

***

Bu bağlamda Batı dünyası büyük bir ideolojik kırılma yaşıyor.
Batılı halklar, ülkelerini idare eden siyasilerin katliamcı Siyonist zihniyetin kuklaları olmasını hazmedemiyor.
İsrail ve Batı'nın suç ortaklığı artık karşılıklı yıkıma dönüşmüş halde.
Batı, İsrail için bütün değerlerini ayaklar altına alırken İsrail'in Gazze'deki her katliamı ise Batı'daki anti-Siyonist öfkeyi daha da büyütüyor. Batılı ülkelerin Filistin'e dair her sesi, protestoyu ve desteği Siyonist bir vahşetle linç etmesi ters tepiyor, bir bumerang gibi dönüp onları vuruyor.
Batılı halklar daha önce Kongre Üyesi Paul Findley'in 1985 tarihli "They Dare to Speak Out" adlı kitabında belgelenen ve siyaset bilimci John Mearsheimer ile Stephen Walt'un 2007 tarihli "İsrail Lobisi ve ABD Dış Politikası" kitabıyla desteklenen gerçekleri yakından görmeye başladı.
Yani Batılı politikacıların nasıl Siyonist rejimin birer kuklası, yanaşması ve ideolojik aparatı olduğunu bütün çıplaklığıyla tecrübe ediyorlar. Dolayısıyla Gazze'deki direniş ve ona destek veren küresel vicdan sadece İsrail mitini yıkmakla kalmayacak Batı'ya dayalı küresel statükoyu da temellerinden sarsacaktır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA