Türkiye'nin en iyi haber sitesi
BERCAN TUTAR

‘Hikâyemiz yeni başlıyor’

Sesli dinlemek için tıklayınız.

Türkiye'nin, bölgenin ve dünyanın kritik aşamalardan geçtiği bir dönemde katıldığı hemen her toplantıda ülkemizin yeni dış politikasına dair ufuk açıcı tespitler yapan Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, İstanbul'da ulusal ve uluslararası medya kuruluşlarının temsilcileriyle buluşmasında da yine gündemi belirleyecek açıklamalarda bulundu.
Şahsımın da davetli olduğu ancak özel bir nedenden dolayı katılamadığım toplantıda Sayın Fidan'ın bana göre bölgemizin ve küresel dengelerin gidişatına yön veren ve verecek olan en önemli vurgusu "Suriye konusunda hikâyemiz yeni başlıyor" cümlesiydi.
Cümlelerinde amasız, fakatsız, özgüvenli, kesin ve kararlı ifadelerle konuşan Fidan'ın aynı zamanda uzlaşıya, birliktelik ve konsensüse açık kapsayıcı bir 'smart güç' söylemi kullanması da önemliydi. Sorulara verdiği cevaplardan yakın, orta ve uzak vadede Türkiye'nin eksen ülke olduğu yeni bölgesel ve küresel güç haritalarına dair jeopolitik tabloyu da net bir şekilde çizdi.

***

Özellikle dünyanın dikkat kesildiği Suriye'nin geleceği ve terör örgütü PKK/YPG konusundaki uyarıları tarihi nitelikleydi. Sadece PKK/YPG'ye değil bu yapılara kalkan olmaya çalışan Batılı ülkelere de anlayacakları dilden yanıt verdi. Örneğin terk edilme korkusu içindeki YPG'nin Fransa'ya yönelik çağrısına ve her yerde kaybeden Fransa'nın YPG ile çıkış arama çabalarına Sayın Fidan, "ABD'nin arkasına takılan ülkeleri dikkate almıyoruz" sözleriyle gereken stratejik ayarı verdi.
Aslında terör örgütü PKK/YPG'yi kullananların gelecek kaygısı var. Çünkü 'Terörsüz Türkiye' projesi kapsamında Suriye'nin taşeron örgütlerden temizlenmesi bir bakıma Suriye'nin Fransa gibi sömürgeci Batılı ülkelerden de temizlenmesi anlamına geliyor.
Bunu bildikleri için terör ipine sarılıyorlar. Ancak Sayın Fidan'ın da işaret ettiği gibi sömürgeciler için de sömürgecilerin şimdiye kadar ülkemize karşı siyasi güdümlü füzeler olarak kullandığı bölücü örgüt ve Suriye'deki uzantıları için de artık yolun sonu görünüyor.
Sayın Fidan'ın da altını çizdiği gibi "Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Eski düzen devam etmeyecek. Suriye'deki yeni düzende artık hiç kimsenin 'ama'lı, 'fakat'lı ifadeler kullanma lüksü olmayacak."

***

Bu sözlerden anlıyoruz ki Türkiye'nin rol model olduğu ve adeta bütün Ortadoğu'nun mikro-kozmosu konumundaki Suriye'de emperyal statüko ile diğer kirli projelerin tuzla buz olacağı yeni bir çağ başlıyor.
Sayın Bakanımızın 'Hikâyemiz yeni başlıyor" demesi boşuna değil. Türkiye, elde ettiği bu tarihi fırsatı Osmanlı'dan gelen cihanşümul asabiye ile birleştiriyor. Böylece Batılı sömürgecilerle favori diktatörlerinin İslam dünyasına reva gördüğü o zulme, işkenceye, soykırım, katliam, kan, ölüm ve kaosa endeksli 'siyasi formatlarının' dönemi de kapanacaktır.
Sadece Suriye'deki Türkler, Kürtler, Araplar, Dürzüler, Nusayriler ve Hıristiyanlar için değil Kuzey Afrika'dan Hint-Pasifik sınırlarına kadar uzanan güney kuşağındaki İslam dünyası ve bileşenleri için de Türkiye'nin öncülüğünde kalıcı barışı ve istikrarı hedefleyen dayanışma ve işbirliğine dayalı yeni bir küresel sayfa açılıyor.
İşte bu nedenle Suriye'de yeni başlayan hikâyemiz yarım kalmamalı. Bütün bölgeye ve dünyaya yayılarak örnek olmalı. Olacaktır da! Türkiye'nin içeriden ve dışarıdan gelen bütün emperyalist saldırılara rağmen işgalci zihniyetlerin terör örgütleri yoluyla dayattığı ezberleri bozacağına ve bu hikâyeyi başarıyla bitireceğine inanıyorum.
O zaman işte 2002'den 2024'e kadar 'Anadolu ülkesinden bir dünya devletine' doğru seyreden hikâyemiz bundan sonra 'Dünya devletinden tekrar yeni bir evrensel medeniyete' evrilme sürecine girecektir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA