Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YAVUZ DONAT

Tıpkı babası

Armut dibine düşer... Rahmetli babası "Erkenciydi." Oğlu da erkenci.
Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli'den söz ediyoruz.
Bizi kahvaltıya davet etti... Dün sabah... Saat 8'de.
Prof. Ekrem Pakdemirli mesai saati nedir bilmezdi... Oğlu da öyle.
Kahvaltı bahane... Uzun uzun konuştuk.
Son söyleyeceğimizi ilk başta söyleyelim:
"Emanet ehline verilmiş." "Eğitimi... Geçmişi" Bekir Pakdemirli'nin "Kefili."

***

Bürokrasi

Bekir Pakdemirli "İş dünyasından" geliyor.
Acaba... "Bürokrasi" ona ayak uydurabiliyor mu?
Bakan'ın yanıtı:
Bürokrat arkadaşlara ilk söylediğim şu oldu... "Bana alışacaksınız."
Bürokrasinin para mefhumu yok... Özel sektörde ise "Delikli kuruşa 40 düğüm atılır."
Üç temel ilke... "Maliyet... Para yönetimi...
Verimlilik." Bunlardan taviz veremeyiz.
Evet... Gerçekten...
Babası da böyleydi.

***

Mecburiyet

Siyasetten ve bürokrasiden söz ederken... Bir ara... Bekir Pakdemirli dedi ki:
- Siyasetçinin ömrü 5 yıl... Bürokratın ömrü ise 40 yıl... Aradaki açığı kapatmamız şart.
"Doğru" dedik ve ekledik:
- Ama... İşiniz çok zor.
- Biliyorum... Fakat başarmamız da şart...
Mecburuz.

***


At... Binicisine göre...

?Prof. Ekrem Pakdemirli "Olmadık saate" randevu verirdi... Sabahın 7'sinde... Veya gecenin 1'inde.
Müsteşarlık yaparken de, Bakan iken de, Başbakan Yardımcılığı döneminde de böyleydi.
"Özel sektörden gelen" Bekir Pakdemirli de "Aynı yolu izliyor." Kendisi çalışıyor... "Çevresini de çalıştırıyor." "Ziyaretine gelecek olanları" da.
"İyi yapıyorsunuz" dedik:
- Meşhur sözdür... Erken kalkan yol alır.

***

İnşallah

Bekir Pakdemirli bir cümle içinde "2 doğruyu birden" söyledi:
- Bürokraside "Atalete" rağmen, "Eğitimli bir işgücü" var.
"Atalet... İpe un sermek...
Bugün git yarın gel" bir Türkiye gerçeği.
Ama... "Eğitimli işgücü" de bir başka Türkiye gerçeği.
Pakdemirli:
- Bu işgücünün enerjiye, sinerjiye çevrilmesi lazım.
"İnşallah" dedik:
- İnşallah başarırsınız.

***

Torun "Ekrem Pakdemirli"

Cep telefonumuzda rahmetli Ekrem Pakdemirli'nin telefonu kayıtlı... "Silmemiştik." Dün... Bekir Pakdemirli'ye sorduk:
- Bu telefon numarası kime ait?
- Babamın numarası... Şimdi o telefon yeğenimde... Yeğenimin de adı Ekrem... Ararsanız Ekrem Pakdemirli çıkar.

***

Siyaset

Baba siyasetçiydi... Oğlu şimdi Bakan.
Geçmişte... "Baba oğul" siyaset konuştular mı?
Bekir Pakdemirli'nin yanıtı:
Babam derdi ki... "Ailede siyasete en yatkın olan sensin."
Bir gün bana şunu söyledi... "68 yaşına gelince siyaseti bırakırım...
Sen devam edersin."
Ama... Biliyorsunuz...
Anavatan Partisi "Erken tükendi."

***

Tavla

Kahvaltıda Bakan Yardımcısı Mustafa Aksu da vardı... "Eski dost." Soruyu ona sorduk... Bekir Pakdemirli'ye duyurarak:
- Bakan Bey'in tavlayla arası nasıl?... Babası çok iyi tavla oynardı.
Bekir Pakdemirli güldü:
- Ben de tavla oynarım ama babam kadar iddialı olamam.
- Rahmetli ile oynar mıydınız?
- Oynamamızı isterdi... Oynardık.
"Kim kazanırdı" diye sormadık...
Dedik ya "Ekrem Hoca tavlada rakip tanımazdı."

***

Araştırma

Bakan Bekir Pakdemirli "Kaynak itibariyle zengin bir ülkeyiz" dedi... Doğru.
"Devlet olarak çok ciddi tarımsal destek veriyoruz" diye devam etti... Bu da doğru.
Pakdemirli... Sonra da sordu:
- İyi de bu teşviklerden hangi sonucu alıyoruz?...
Vatandaş memnun mu?.. Bunun araştırması yok... Hemen başlattım.

***

Not

Bitmedi... Kahvaltıda Bekir Pakdemirli'ye bir "Not" verdik.
Aldı... Cebine koydu.
"Notun hikâyesini" yarın anlatacağız.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA