Türkiye'nin en iyi haber sitesi
YAVUZ DONAT

Siyasette “kibir”

Ankara... 18 Ocak Perşembe... Ankara Ticaret Odası Kongre ve Sergi Merkezi (Congresium)... Adalet ve Kalkınma Partisi... Aday tanıtım toplantısı.
Erdoğan... Adayları tanıtıp, sahneye çağırmadan önce uzun bir konuşma yapıyor.
Saat 14.45... Erdoğan... Kelimelerin üzerine basa basa şunları söylüyor:
"Bize kibir yakışmaz... Kibirden uzak durun."
Erdoğan'ın sözleri... Adaylara nasihat.
Hatta... Nasihatin de ötesinde... Talimat.

***


Unutma

Siyasette... Bürokraside... Her yerde;
Yüksekten uçanlara, insanlara tepeden bakanlara, kendisini bulunmaz Hint kumaşı sananlara, kibir ve hırsı, aklının önüne koyanlara... Hatırlatalım ki...
Sabrın sonu nasıl selametse, kibrin sonu da felakettir.
Kibirli insan, kendisini mükemmel görür ve kendi sonunu hazırlamaya başlar.
Büyük yanlışların altında çoğu kez gurur ve kibir yatar.
Kibir, aptallığın en açık belirtisidir.

***


Ve "tevazu"

Erdoğan'ı dinlerken bir sözünü daha not ettik:
"Tevazu ile çalışalım... Tevazu ile kalpleri kazanalım."
Erdoğan'ın sözleri sadece AK Partili adaylar için değil... Bütün siyasetçiler için... Siyasete atılmalı düşünenler için temel ilke olmalı.

***


Altın sözler

Yeri ve zamanı geldi... Hazreti Ali'nin sözünü paylaşalım:
"Bir insanın kalbinde ne kadar kibir varsa, aklında da o kadar noksanlık vardır."
Bir başka altın söz... Hacı Bayram Veli'den:
"Kibir bele bağlanan taş gibidir... Onunla ne yüzülür ne de uçulur."
Türk siyaseti... Acı gerçek... Maalesef kibir abideleri ile dolu.
Ama... Şu unutuluyor:
Mezarlıklar... Kendisini vazgeçilmez sanan kibirliler ile dolu.

***


Seçim sahada kazanılır

Erdoğan... Aday tanıtım toplantısında... Siyasetin Vazgeçilmez... Olmazsa olmaz kurallarından birine dikkat çekti.
"Seçim sahada kazanılır" dedi. Adaylardan... Sahada olmalarını istedi.
14 Mayıs seçiminin... Ve 28 Mayıs Cumhurbaşkanlığı ikinci tur oylamasının öncesinde;
Seçimin televizyonlarda kazanılacağını sananlar çoktu.
Sosyal medyada... Anketlerle kazanılacağını sananlar da.
Sonuç... Fiyasko... Hüsran.
Erdoğan'ı seversiniz... Sevmezsiniz... İstediğiniz partiye/ adaya oy verirsiniz... Ama... Bilesiniz ki... Seçim sahada kazanılır.

***


Zaman tüneli-1

Yaşanmış hayat, siyaset, anket hikâyeleri... Yakın siyasi tarihten... 26 Mart 1989... Yerel seçim.
Anavatan Partisi, tek başına iktidardı... Başbakan Turgut Özal.
Büyükşehirler ANAP'taydı... İstanbul... Ankara... İzmir... Adana... Mersin...
Anketlere göre... Seçimin galibi belliydi... ANAP.
İstanbul'da... Yine Bedrettin Dalan'ın kazanacağı kesindi... Hem de büyük farkla... Anketçiler böyle diyorlardı.
Ve... Oylar atıldı... Sandıklar açıldı.
Başbakan Özal'ın partisi hezimete uğramıştı.
İstanbul... Ankara... İzmir... Hepsi gitmişti.
Mehmet Keçeciler... Hüsnü Doğan... Cemil Çiçek... Abdulkadir Aksu... Oltan Sungurlu... Mehmet Perçin... İyi bilirler; Turgut Özal, ağır yenilgi sonrası siyasetten çekilmeyi bile düşünmüştü.

***


Zaman tüneli-2

Milletvekili seçimi... 20 Ekim 1991.
ANAP'ın kurucusu Turgut Özal... Cumhurbaşkanı.
ANAP'ın genç Genel Başkanı Mesut Yılmaz... Başbakan.
Yılmaz'ın seçim kampanyası danışmanı dünyaca ünlü Fransız reklamcı... Jacques Seguela.
Anketlere göre... Seçim yasal formaliteden ibaretti.
Sonuç belliydi... ANAP'ı kazanacağı kesindi.
Seçim gecesi... Sandıklar açıldı...
Ve görüldü ki...
Seçime üçüncü parti olarak giren Doğruyol Partisi... Süleyman Demirel... Seçimin galibiydi.
Bir daha söyleyelim:
- Bahçelerde asma... Anketçinin her lafına kulak asma.

***


Seçim temposu

Cavit Çağlar hayatta... Bedrettin Dalan da... Allah, sağlıklı ömür versin.
20 Ekim 1991 seçimlerinin öncesiydi.
Ankara'da... Küçük bir uçağa bindik... Muhalefet lideri Demirel... Çağlar... Dalan ile birlikte...
Dalaman'a indik... Muğla'ya hareket... Ve miting.
Sonra... Helikopterle Aydın'a hareket... İkinci miting.
Ardından... Yine helikopterle... Denizli'deyiz... Üçüncü miting.
Helikopterle Çardak Havalimanı'na uçuş... Sabah bizi Dalaman'a götüren uçak oradaydı... Ve rota yeniden Ankara.
Dönüş yolunda... Demirel bana dedi ki; "Akşam, Ankara'da kapalı salon toplantısı yapacağım... Gelir misin?''
Eşimle bir düğüne katılacaktım... Demirel'e teşekkür ettim.
Şunu söylemek istiyoruz:
Genç Başbakan Mesut Yılmaz... Haftada iki ya da üç miting yapıyordu... Şimdi AK Parti'nin Muğla Büyükşehir adayı Aydın Ayaydın çok iyi bilir.
67 yaşındaki Demirel ise... Günde üç miting... Bitmedi... Bir de akşam, kapalı salon toplantısı.

***


Sahaya çıkmadan... Asla

Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul'daki ve Ankara'daki aday tanıtım toplantısında... Tekrar tekrar, "Seçim sahada kazanılır" vurgusunu yapınca...
Dünü düşündük.
1965'in... 1991'in... Süleyman Demirel'ini...
1973'ün... 1977'nin Bülent Ecevit'ini...
1983'ün Turgut Özal'ını...
1995'in... Necmettin Erbakan'ını...
Demirel... Sahaya çıkmasaydı... 1965'te... Yüzde 52 oyu alabilir miydi? Ki hala Türkiye rekoru.
Karaoğlan Ecevit, "Ne yoksulluk ne baskı... Ne ezilen ne ezen... İnsanca, hakça bir düzen" diyerek, köy, belde, ilçe, il dolaşmasaydı... CHP'nin oyu yüzde 42'ye tırmanır mıydı? Ki hala CHP rekoru.
Turgut Özal öyle.
Necmettin Erbakan öyle.
Erdoğan da öyle değil mi? Sahada çalışarak geldi... Hala sahada.

***


Noktayı koyarken

Kulakları çınlasın... Allah, sağlıklı ömür versin... Mehmet Abi (Mehmet Yazar) Milli Savunma Bakanı'ydı.
Anavatan Partisi... Kayseri Milletvekili.
1991 seçimlerinde... Aday olmamıştı.
Demirel mitinglerini izlediğimiz günün akşamı... Büyük Ankara Oteli... Düğün... Kübra-Mehmet Yazar çifti ile birlikteyiz
Mehmet Yazar'ı kutladık... Aday olmadığı için.
"Aday olsaydınız sandıktan çıkamazdınız" dedik.
Mehmet Abi... "Gel bir kenara çekilelim" dedi... Masadan kalktık... Bir köşeye gittik
"Anketler senin söylediğinin tam tersini gösteriyor" dedi
Sahayı... Meydanları anlattık:
Mesut Bey... Komşumuz... Diyarbakır mitingine davet etti... Gittik... Günde bir miting.
Sonra... Bursa mitingine davet etti... Gittik... Yine günde bir miting.
Demirel ise... Bugün üç miting yaptı... Muğla... Aydın... Denizli... Birlikteydik... Şu anda da kapalı salon toplantısında.
20 Ekim 1991... Seçim gecesi... Sonuçlar... İlk arayan Mehmet Yazar olmuştu:
- Dediğin çıktı... Kutluyorum.
Ve... Ertesi sabah... Hediyesi geldi... Bir paket Kayseri pastırması ile... Bir kravat.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA