Terörsüz Türkiye-Terörsüz Bölge hedefi ikinci aşamasına girerken gelin şöyle bir çerçeve çizelim:
Bu bir, "topluma yeniden kazandırma" düzenlemesi olsun meselâ
Terör örgütü içinde silahlı ya da silahsız faaliyet yürütmüş kişiler,
Örgütten ayrılıp kendiliğinden güvenlik güçlerine gelenler,
Lojistik, barındırma, gizleme, propaganda, erzak vb. destek verenler ayrı ayrı ele alınsın.
Sonra...
Özellikle dağa zorla çıkarılmış gençler/çocuklar,
Tehdit ve baskı ile örgüt adına faaliyet yürütmüş olanlar farklı bir kategoride değerlendirilsin.
Böylece...
Her bir özel duruma göre ya ceza verilmesin ya şartlı ertelensin ya da tamamen ortadan kalksın.
Yani...
Herhangi bir suça karışmamış örgüt mensupları,
Zorla dağa götürülenler,
Örgütün silahlı eylemlerine iştirak etmeyenler cezai takibat olmadan Türkiye'ye gelebilsinler.
Tabii bu sırada...
Kasten öldürme,
Bombalı saldırı,
Sivillere yönelik terör eylemleri,
İşkence,
Cinsel suçlar için yaptırım gerekliliği korunsun. Onlarla ilgili düzenleme için öncü adımların sonuçları beklensin. Duruma göre, "etkin pişmanlık" benzeri bir seçenek tanımlansın.
Ve nihayet...
Örgütten ayrılanların ailelerine psiko-sosyal destek sağlansın,
İş ve meslek kurslarına yönlendirme yapılsın,
Rehabilitasyon ve sosyal uyum programları devreye alınsın...
***
Silahın, kan ve gözyaşının aradan çıktığı, bölücü emellerin tarihe karıştığı, ayrı devlet, federasyon, özerklik gibi söylemlerin artık telaffuz edilmediği bir Türkiye için yukarıda sıralanan adımlar atılabilir mi? Veya yukarıdakine benzer bir yasal düzenleme yapılabilir mi?