Türkiye'nin ihracat hikâyesinde artık sadece büyük sanayi devleri değil, küçük ve orta ölçekli işletmeler (KOBİ'ler) de başrolde. 2024 sonu itibarıyla Türkiye'deki toplam ihracatın yüzde 26'sı KOBİ'ler tarafından gerçekleştirildi. Bu oran, beş yıl öncesine göre yaklaşık 4 puanlık artışa işaret ediyor. Özellikle e-ihracat, mikro ihracat ve bölgesel kümelenme projeleri sayesinde artık küçük üreticiler de küresel pazarlara doğrudan ulaşabiliyor. KOSGEB'in verilerine göre, son iki yılda 84 bin KOBİ ihracat kapasitesini artırmaya yönelik destek aldı. Bu destekler arasında dijital pazarlama, dış ticaret eğitimi, yurt dışı fuar katılımı ve kapasite geliştirme başlıkları öne çıkıyor. 2024 yılında yalnızca mikro ihracat desteği kapsamında 8.500 işletme ilk kez yurt dışına ürün gönderdi.
KÜRESELLEŞMENİN EŞİĞİNDEKİ KOBİ'LER
KOBİ'lerin ihracattaki artan rolü, hem ekonomik büyüme hem de bölgesel kalkınma açısından kritik. Gaziantep'teki halı üreticisi bir atölyeden, Aydın'daki incir paketleme kooperatifine; Kayseri'deki küçük mobilya imalatçısından, Denizli'deki tekstil atölyesine kadar binlerce işletme artık Avrupa, Orta Doğu ve Orta Asya'ya doğrudan ihracat yapıyor.
Ancak bu başarı hikâyelerinin gölgesinde çözüm bekleyen sorunlar da var. KOBİ'ler hâlâ büyük ihracatçılara göre lojistik, gümrük süreçleri, finansmana erişim ve döviz dalgalanmalarına karşı daha kırılgan durumda. Bankaların yüksek kredi faizleri ve teminat talepleri nedeniyle pek çok küçük ihracatçı, siparişleri karşılayacak üretimi yapmakta zorlanıyor.
Klasik ihracat yöntemlerinin dışında, e-ihracat artık KOBİ'ler için büyük bir sıçrama tahtası. Ticaret Bakanlığı verilerine göre 2024 yılında Türkiye'nin e-ihracat hacmi 7 milyar doları aştı. Bu rakamın yaklaşık yüzde 35'i KOBİ'ler tarafından gerçekleştirildi.
Özellikle Amazon, Etsy, Trendyol ve Alibaba gibi platformlar üzerinden yurt dışına satış yapan işletme sayısı her geçen ay artıyor.