Gazze dünya için büyük bir insanlık imtihanıydı. Fakat bu zorlu sınavdan çok az kişi ve ülke yüzünün akıyla çıkabildi. Küresel sistem sınıfta kaldı. Bu bağlamda Gazze, herkesin sahteliğini ortaya çıkardı, yüzlerdeki maskeleri düşürdü. Ahlaki, vicdani ve insani değerleri sözde kalan Batı endeksli uluslararası sistemin aslında nasıl bir kölelik ve barbarlık düzeni olduğunu bütün dünyaya gösterdi.
Ve geldiğimiz aşamada sadece soykırımcı İsrail rejimi değil ona açıkça destek veren onlarca ülke de artık insanlığın kara listesinde yer alıyor. Nitekim BM'nin hazırladığı son rapora göre başta ABD ve Avrupalı ülkeler olmak üzere 63 ülke İsrail'in Gazze'deki vahşi soykırımının başlamasında ve devam etmesinde her açıdan suç ortağı konumunda.
Rapora göre içinde bazı Arap devletlerinin de bulunduğu 63 ülke İsrail'in Gazze'deki Filistinlilere yönelik soykırımına olanak sağlayan 'toplu suça' ortak. Hepsi organize bir şekilde bu soykırıma yataklık etti. Çünkü iki yıl boyunca canlı yayınlanan bu mezalim üçüncü devletlerin doğrudan desteği, askeri katkısı, istihbari kalkanı, maddi yardımı, diplomatik koruması ve bazen de aktif katılımıyla devam ettirildi.
***
Soykırımın en büyük tedarikçileri ise ABD, Almanya, İngiltere ve İtalya gibi ülkeler. Raporda, çoğunluğunu Batılı ülkelerin oluşturduğu suç ortaklarının desteği olmadan İsrail'in Gazze'ye yönelik sistematik soykırım saldırılarını sürdüremeyeceğinin altı özellikle çiziliyor.***
BM raporundaki bu tarihi tespit, Türkiye'ye iftirada sınır tanımayanların kepazeliğini bir kez daha gözler önüne seriyor. Oysa kimse unutmamalı ki 7 Ekim 2023'te soykırım saldırılarına başlar başlamaz dünyanın katil İsrail'e destek yarışına girdiği süreçte ayağa kalkıp siyonist tezgâhı darmadağın eden tek lider Sayın Erdoğan'dı