1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü, toplumun üretici gücüne
verilen değerin sembolüdür.
Emek ve üretim, milletimizin
kalkınma hareketinin temellerindendir.
Cumhurbaşkanımız
Sn.
Recep Tayyip Erdoğan'ın
ifade ettiği gibi,
"Bizim siyasetimizin pusulası, alın teridir." Bu anlayışla 1 Mayıs,
en başta işçilerin, memurların,
üretenlerin ve tüm
emekçilerin ortak değeridir.
Emek mücadelesi Türkiye'de
birçok aşamadan geçmiş, AK Parti
hükümetleri de icraatlarında
daima emekçilerin yanında olmuştur.
Emekçilerin ekonomik ve sosyal kazanımlarını
artırmak için sayısız düzenlemeyi
hayata geçirdik. Saygıdeğer
Cumhurbaşkanımızın liderliğinde,
2009 yılında
"1 Mayıs'ı resmi tatil ilan ederek" devrim niteliğinde bir
adım attık. Emekçilerin 1 Mayıs'ın
resmi tatil yapılması talebini gerçekleştirmek
AK Parti iktidarına nasip
oldu.
Günümüzde 1 Mayıs, yalnızca ekonomik
taleplerin değil, aynı zamanda
sosyal hakların, insan onuruna
yakışır çalışma koşullarının, yoksulluğun
sona erdirilmesinin, çevrenin
korunmasının, iklim krizine karşı
önlem alınmasının gündeme taşındığı
bir zemin oluşturmaktadır.
Bakanlık olarak geçen yıl olduğu
gibi bu yıl da 1 Mayıs vesilesiyle 81
ile yaygın çeşitli programlar yaptık.
Bir sembol olan 1 Mayıs, ideolojik çatışmaların değil, üretimden gelen ortak sesin günü olmalıdır. Emeğe
duyulan saygı; toplumsal huzurun,
çalışma barışının ve ekonomik kalkınmanın
teminatıdır. Alın teriyle
Türkiye'yi büyüten emekçilerimizin
Türkiye'nin her yerinde yapacağı
barışçıl etkinlikleri tebrik ediyor, tüm
emekçilerimizi selamlıyorum.