'Türk mutfağının değerlerini kültürünü korumak ve gelecek nesillere aktarılmasını sağlamak için çalışıyoruz'

'Türk mutfağının değerlerini kültürünü korumak ve gelecek nesillere aktarılmasını sağlamak için çalışıyoruz'

26.11.2022 | 07:16

Metro Türkiye CEO'su Sinem Türüng "Türk mutfağının değerlerini, kültürünü korumak ve gelecek nesillere aktarılmasını sağlamak için çalışıyoruz"

Altı yıldır sürdürülebilirlik çalışmalarıyla dikkat çeken Metro Türkiye, uygulamalarının meyvelerini almaya başladı. Gıda atıklarıyla mücadelede önemli bir yol kat eden şirket, kendi operasyonlarında atığı yüzde 51 oranında düşürdü. Metro Türkiye CEO'su Sinem Türüng, "Bugüne kadar 3 bin tona yakın gıdayı gıda bankalarına bağışladık. Sadece son bir yılda ihtiyaç sahiplerine yaklaşık 2.5 milyon öğün yemek ulaştırırken, hayvan barınaklarına 6 bin ton ürün bağışında bulunduk" diyor. Türüng ile şirketin sürdürülebilirlik stratejisini konuştuk…



Metro Türkiye'nin sürdürülebilirlik konusundaki ana odakları neler?
32 yıldır Türk mutfak kültürünü korumak ve gelecek nesillere aktarmak üzere çalışıyoruz. Türk mutfağının sürdürülebilirliği bizim en önemli.
Dolayısıyla hiçbir zaman rafa ürün alıp koyan bir perakendeci olmadık.
Sürdürülebilirlik, iş yapış biçimimizin ve kültürümüzün temelinde yatıyor.
Her çalışanımız da aynı DNA'ya sahip. Gıda atıkları ile mücadele, yerli üreticinin ve yerli-Coğrafi İşaretli ürünün korunması, gıda güvenliği ve izlenebilirlik, hayvan refahı, sürdürülebilir balıkçılık en önemli odak konularımız arasında yer alıyor.



Tarladan sofraya kadar olan tedarik zincirinde yaşanan gıda kayıpları, israfın boyutu çok yüksek. Sizin de 'Bir tabak yarını değiştirebilir mi?' sloganıyla, yeme içme sektörüne yönelik sürdürülebilirlik çağrınız var. Bu konuda neler yapılabilir?
2016'dan bu yana çalışıyoruz. Gıda atıkları ile mücadele çalışmalarımızı üç ayak üzerine inşa ediyoruz. İlk ayakta kendi operasyonlarımız var. Bugüne kadar 3 bine tona yakın gıdayı gıda bankalarına bağışladık. Sadece son bir yılda ihtiyaç sahiplerine yaklaşık 2.5 milyon öğün yemek ulaştırırken, hayvan barınaklarına 6 bin tona ürün bağışında bulunduk. Mücadelemizin ikinci ayağında ise tedarikçilerimiz var. 21 tedarikçimizle birlikte 2030'a kadar atık ve kayıpları yüzde 50 azaltma sözü veriyoruz.
Kendi operasyonlarımızda şimdiden gıda atıklarımızı yüzde 51 oranında azalttık. Mücadelemizin üçüncü ayağında ise otel ve restoran işletmeleri var. 2016'da TÜBİTAK ile Türkiye'de ilk defa gıda kayıp ölçüm projesi yaptık.
Sonuçları ilgili bakanlıklar ile paylaştık, ilgili mevzuatların geliştirilmesine katkı sağladık. 2018'de ürünlerin satın alınma sürecinden sonra oluşan atığın ölçümlenmesi amacıyla pilot seçilen otel ve restoranlarda Metro Türkiye olarak gıda atık ölçüm çalışması yaptık ve sonuçlarını yeme-içme sektörü ile paylaştık.

Bir kılavuz da hazırladınız…
2021'de "Gıdanı Koru" kampanyası kapsamında Tarım ve Orman Bakanlığı ve FAO işbirliğiyle yeme-içme sektörüne gıda atıkları ile mücadelede yol gösterecek bir kılavuz hazırladık, 100'den fazla sektör profesyoneline eğitim verdik.
Uygun reçeteler hazırlayarak sektöre ilham verdik. 'Bir Tabak Yarını Değiştirebilir mi?' derken, aslında sürdürülebilirliği yeme-içme sektöründe tüm yönleriyle ele almak ve bu konuya dikkat çekmek istiyoruz. Artık tüketiciler de sadece lezzet aramıyor. Tabağın sürdürülebilirlik ilkelerine uygun olarak hazırlanmasına dikkat ediyor.



Türkiye'deki gıda okuryazarlığı sizce ne seviyede?
Şu anda yetersiz. Toplumun yüzde 42'si ambalaj okumuyor, okuyanlar ise büyük oranla sadece son kullanma tarihine bakmakla yetiniyor. Bu konuda farkındalığın artması şart.
Tüketicilerimize 'gıdanın izini sür, bilgiyle beslen' diyoruz.

10 BİN ADET ÜRÜNDE İZLENEBİLİRLİK SAĞLIYOR
Gıda izlenebilirliği konusunda neler yapıyorsunuz?
2014'te taze ette izlenebilirlik çalışmalarımızı başlattık. Ardından balık, meyve-sebze ve balda izlenebilirlik sunmaya başladık.
Bu yıl itibarıyla ise tüketicilerimiz; kendi markalı organik ürünlerimizin tamamında tarladan ve çiftlikten rafa uzanan yolculuğuna, QR kod aracılığı ile tanıklık edebiliyor. Son ürün ve o ürünü oluşturan tüm hammaddelerin organik ürün sertifikasından ürünlerin hangi çiftçi, tarla, kümes veya üreticiler tarafından üretildiğine, hasat yerine, ürünlerin analiz sonuçlarından üreticilerin gıda güvenliği belgeleri ve denetim sonuçlarına kadar tüm hikâyeyi görmek mümkün. Gıda ürününe göre alerjen bilgisi, süt yağı miktarı, ürün analizleri, Coğrafi İşaret bilgisi gibi 39 farklı bilgi, ürün üzerinden okutulan QR kodu ile müşterilerimizle paylaşılıyor.
Taze et, balık, bal, meyve ve sebze, Yaklaşık 10.000 adet üründe izlenebilirlik sistemini müşterilerimize sunuyoruz.



10 BİNDEN FAZLA ÖĞRETMEN VE ÖĞRENCİYE EĞİTİM
Şu anda gastronomi keşif platformunuz Gastronometro'dayız.
Burada ne gibi çalışmalar yürütüyorsunuz?

Gastronometro'yu 7 yıl önce hayata geçirdik. Burası gastronomi dünyası için bir eğitim, Ar-Ge ve sektörün buluşma merkezi...
Michelin Rehberi İstanbul 2023 Seçkisi'nde ana partner konumundayız. Daha önce de burada Michelin yıldızlı şefleri ağırlayarak, Türk mutfağı ile farklı mutfaklar arasında köprü vazifesi kurduk. Milli Eğitim Bakanlığı ile eğitimler verdik, aşçılık okulu öğrencilerini bir araya getirdik, atölye çalışmaları ve seminerler düzenledik. Kurulduğumuz tarihten bu yana toplam 240 eğitim programı ve 2000 saat eğitimle 4.000'den fazla sektör profesyoneline ulaştık, 7.500 öğrenciye eğitim sağladık.

İKİ YILDA 20 BİN TON YEREL ÜRÜN İHRAÇ ETTİK
Metro Türkiye'nin yerelleşme konusunda pek çok çalışma yaptığını biliyoruz. Yerel ürün sizin için neden kıymetli?
Ülkemizin lezzet haritasını oluşturmak ve eşsiz lezzetlerini kayıt altına alarak gelecek nesillere bırakacağımız kültür mirasını oluşturmak adına 2012'de "Coğrafi İşaretli Ürünler'' projemizi hayata geçirdik. Coğrafi işaretli ürünlerin korunmasını, ulusal ve küresel çapta tanıtılmasını ve ticari değer kazanmasını amaçlayan projemizi, kültürel mirasımıza sahip çıkmak adına yaptığımız en önemli çalışmalardan biri olarak görüyoruz.
Bugün, AB Coğrafi İşaretli Ürün logosuna da hak kazanan Aydın Kestanesi, Malatya Kayısısı ve Bayramiç Beyazı gibi ürünlerin yanı sıra Korkuteli Karyağdı Armuduna ve Diyarbakır Karpuzuna, Eğin Dutuna kadar 200'den fazla Coğrafi İşaretli ve aday ürünlerimize mağazalarımızda yer veriyoruz. Faaliyet gösterdiğimiz Rusya, Ukrayna, Moldova, Polonya, Almanya, İspanya, İtalya, Sırbistan, Belçika, Macaristan, İngiltere, Çek Cumhuriyeti, Hırvatistan gibi ülkelere son iki yılda 20 bin ton Coğrafi İşaretli ve yerel ürün ihraç ettik.



RESTORANLARA ATIKSIZ YAŞAMAYI ÖĞRETİYOR
Metro Türkiye olarak restoranlar için bir rehber hazırladınız. Ne anlatıyorsunuz burada?
Restoranlar için 15 kişilik Sürdürülebilir Restoran Komitesi ile dünya standartlarında bir çalışma olan 'Sürdürülebilir Restoran Kılavuzu'nu hazırladık. Bu kılavuz doğrultusunda sürdürülebilirliği adım adım uygulayan bir restoran, bu alanda uluslararası sertifika sahibi olma şansı yakalıyor. Amacımız hem zincir hem de butik restoranları sürdürülebilirlik konusunda cesaretlendirmek ve teşvik etmek. Sürdürülebilirlik kriterlerini yerine getiren restoranlar bunun yararlarını görüyorlar. Örneğin, sürdürülebilir malzeme ve ekipman kullanan bir restoran paradan ve enerjiden de tasarruf ediyor. Atıksız menü planlamasıyla, müşteriden dönen tabak yüzde 10'a kadar atıksız hale dönüşebiliyor. Sunulan yemekte kullanılan her bir eleman atık olmazsa bu işletmeye önemli bir maliyet kazancı olarak geri dönüyor.
Su tasarrufu sağlamış oluyor.

Sıradaki

OTOMATİK OYNAT

SON DAKİKA