Gündelik hayatta en çok kullanılan değişim aracının para olması, mal ve hizmet alım satımı yapmak için dönüştürülmesine gerek olmaması paranın likiditesini yüksek tutar. Peki likidite nedir? Bu soruyu merak edenler bu soruların devamında likidite değeri, artışı ve azalışının ne anlama geldiğini de merak ederler. Metnimizde likidite alakalı tüm sorularınızın cevaplarını derledik. Buyurun hep beraber bakalım.
Kısaca finansal ürünün nakde çevrilebilme kolaylığına likidite adı verilir. Kişiye ait ev, otomobil gibi gayrimenkuller veya herhangi bir şirkete ait tahvil ve benzeri menkul kıymetler likit ürünlere örnektir. Piyasa likiditesi ise, kişinin ya da şirketin varlık fiyatında büyük bir değişikliğe neden olmadan, bir varlığı hızlı bir şekilde satın alabileceği ya da satabildiği bir piyasa özelliğidir. Likidite, ürün satışının hızı ile satılabileceği fiyat arasında olan değişimin ne yüksek olduğuyla alakalı olup, likit bir piyasada hızlı satış yapmak fiyatı fazla düşürmezken; likit olmayan bir piyasada, hızlı bir şekilde satış yapmak fiyatının daha hızlı düşmesine sebep olur. En likit varlık nakit paradır ve duran varlıklar ise en düşük likiditeyi ifade eder. Gündelik hayatta en çok kullanılan değişim aracının para olması, mal ve hizmet alım satımı yapmak için dönüştürülmesine gerek olmaması paranın likiditesini yüksek tutar. Likidite, gerçek likidite ve teknik likidite olmak üzere ikiye ayrılır:
Gerçek likidite, işletme tavsiye edildiği zaman var olan borçlarının ödenmesi yeteneğidir.
Teknik likidite ise vadesi gelmiş olan borçların ödenmesi yeteneğidir. Daha fazla borç altına girip ödeyebilme ve yeni varlıklar alma yeteneği olduğu kabul edilen firmaların likiditesi de yüksek olmuş olur.
Likit olma özelliği olan yatırımlarda, işlemlerin kolay yapılabilmesi ve anlık yatırımların var olması nakde çevirme imkanı sağlayabilmesi rağbet gören piyasalarda likidite değerinin karşılığını gösterir. Yeterli düzeyde nakit miktarının olması önemli ve gereklidir. Likidite sağlayıcı sıklıkla duyulan bir kavram olmasıyla birlikte, kavram ile aracı kurumun aracılık hizmeti sunduğu diğer yatırımcılara, piyasadaki reel fiyatlar üzerinden işlem yapma imkanı sağladığını ifade eder. Likidite sağlayıcı olmak için kurumun güçlü bir sermayesinin olması ve iyi seviyede teknolojik alt yapısının olması gerekir.
Bir yatırımcı yatırım yapmadan önce varlıkların likiditesini ve potansiyel olarak kazançlarını ölçer. Yatırımcı açısından likidite önemli bir kavramdır. Fiyatlar düşük olduğu zaman likit varlıklar yatırımcılara yeniden yatırım yapma için çeşitli araçlar sunarlar. Yatırım risklerini azaltmak için de piyasadaki hareketliliğe hızlı cevap verebilme garantisi sunarlar.
Genel olarak likidite teriminin sağladığı faydaları aşağıdaki gibi özetliyebiliriz:
Yatırım yapan kişinin anlık olarak karar değişikliği yapmasına imkan verir.
Likit ürünler yatırım yapan kişiye esneklik verir.
Kontrolün yatırımcının elinde hissi verir. 
Yatırım yapmış kişi satış işleminin olduğu sırada değer kaybetme gibi durum yaşamaz.
Likidite oranı, işletmenin kısa süreli olan borçlarını ödeyebilme gücüdür. Bu oran asit test oranı olarak da ifade edilir.
Likidite oranı şunları ifade eder:
Hisse senedinin ve tahvillerin pazarlanabilir olması
İşletmenin kasa mevcudunun olması alacakları toplamının kısa süreli olan borçlara oranıdır.
Likidite tuzağı ise faizlerin düşük olduğu düzeyde para talebinin esnek durumda olmasıdır. Faiz oranı yüksek iken para talebi azalır.
Likidite oranının neye göre hesaplandığına geçmeden önce likidite oranı ne ifade eder onu bilmekte yarar var. Likidite oranı, ticari faaliyet gösteren işletmelerin mevcut kısa vadeli borçlarını ödeyebilme gücünü ifade eder. Şirketler borçlarını ödeyebilme gücünü korumak için her zaman ellerinde dönüştürülebilir varlıkları tutmak ister. Ayrıca, dönüştürülebilir varlıklar nakde dönüşmediği sürece vergilerinden düşme gerçekleşir.
Likidite oranları hesaplanırken 2 unsurun bilinmesi gerekir:
1. Dönen varlıklar: Nakit olarak kasada ya da bankada tutulan veya en geç 1 yıl içinde nakde dönüşmesi öngörülen varlıkları ifade eder.
2. Kısa vadeli yabancı kaynaklar: En fazla 1 yıl içerisinde ya da faaliyet dönemi içerisinde ödenecek yabancı varlıkları ifade eder.