Türkiye'nin dış politikada bağımsız karar alma yeteneğine dikkati çeken Putin, Türkiye'den gıda alımını artırılacağı sinyalini verdi. Putin, sanayi ve uzay araştırmaları alanlarında da yeni işbirliği imkanları olduğuna işaret etti.
Türkiye'ye yapılacak resmi ziyaret ve bu çerçevede düzenlenecek 5. Rus-Türk Üst Düzey İşbirliği Konseyi, devletlerarası ilişkilerimizin geliştirilmesinde önemli adımlardır. Ortak çabalarımız sayesinde, bu ilişkiler son senelerde yapıcı ve komşuluk ruhuna uygun bir şekilde, güven ortamında, eşitlik ve karşılıklı çıkarların dikkate alınması ilkelerini esas alarak gelişmektedir.
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile enerji alanındaki ortak stratejik projelerin hayata geçirilmesi dahil Rus-Türk işbirliğinin tüm temel boyutlarını ele alacağız. Geçen yılki işbirliğimizin sonuçlarını görüşüp geleceğe dönük yeni hedefler koyacağız. Elbette güncel uluslararası ve bölgesel konularda da görüş alışverişinde bulunacağız.
Türkiye, geçmişten bu yana Rusya'nın önemli dış ticaret ortağıdır ve bu özelliğini koruyacaktır. 2013'te ülkelerimiz arasındaki ticaret hacmi 32,7 milyar dolarına ulaşmıştır. Rusya'nın Türkiye'ye doğrudan yatırımlarının toplamı 1,7 milyar doları aşmaktadır. Türkiye'nin Rusya'daki yatırımları ise 1 milyar dolara yaklaşmaktadır. Bu olumlu gidişatı pekiştirmek ortak çıkarlarımıza uygundur.
Gündemimizde yüksek teknoloji ürünleri sayesinde ticari hacmimizin yapısını geliştirmek, sanayi ortaklıkları kurmak var. Bu doğrultuda birtakım önemli ortak projemiz gelişmektedir. Örneğin, (Rusya'daki) Magnitogorsk Demir Çelik Fabrikası, İskenderun Demir Çelik Fabrikası'nı modernize ederek kapasitesini arttırmıştır. 2 milyar dolara yakın yatırım yapıldı. Rus GAZ Grubu ve Türk Mersa Otomotiv şirketi Sakarya ilinde oto sanayi üretimi yapan bir tesis kurmuştur.
İlişkilerde gelecek vaat eden alanlardan biri de ülkelerimizin uzay araştırmalarındaki işbirliğidir. Bu yıl 15 Şubat'ta Rus füze taşıyıcısı tarafından "Türksat-4A" isimli Türk telekomünikasyon uydusu başarılı bir şekilde uzaya fırlatılmıştır. Gelecek sene ikinci "Türksat-4B" uydusunu fırlatmayı planlıyoruz.
Ayrıca Rusya'da şu an 100 civarında Türk inşaat şirketinin faaliyet gösterdiğini belirtmek isterim. Bu arada bazıları Soçi'deki olimpiyat oyunları için altyapının oluşturulmasına katkıda bulunmuşlardır. Bu tecrübenin Rusya'da gelecek yıllarda düzenlenecek büyük uluslararası spor etkinlikleri için tesisler kurulurken başarıyla uygulanacağını umuyorum.
Kültürel ve insani alanda ikili ilişkiler aktif bir şekilde gelişmektedir. Bu şubat ayında Ankara'da Rus Bilim ve Kültür Merkezi kurulmuştur. Moskova'da, 13 ve 14. yüzyılların büyük şairi Yunus Emre'nin adını taşıyan Türk Kültür Merkezinin açılması planlanmaktadır.
Son on yıllarda Türkiye, Rus turistler tarafından en çok ziyaret edilen ülke haline gelmiştir. Bunun nedeni büyük ölçüde, kısa süreli geliş gidişlerdeki vizelerin kalkmasıdır. 2013 yılında Türkiye'yi 4,3 milyon Rus turist ziyaret etmiştir, bu senenin sadece Ocak-Eylül aylarında ise bu rakam 4,1 milyon'a ulaşmıştır. Ülkelerimizde karşılıklı turizm yıllarının düzenlenmesinin bu turist sayısını önemli ölçüde arttırabileceğini düşünüyoruz. Türk misafirlerimizi ağırlamaktan daima memnuniyet duyarız.
İşte böyle dinamik ve çok boyutlu temaslar, Rus-Türk ilişkilerinin kalıcı niteliğe sahip olup, mevcut konjonktüre bağlı olmamasının ve devamlılık sergilemesinin garantisidir. Elbette, tutumlarımız bazı konularda aynı olmayabilir ve hatta farklı olabilir. Bu bağımsız dış siyaseti güden devletler için doğaldır. Bununla beraber, ki en önemlisi de budur, ülkelerimiz ve halklarımız arasındaki ortaklığın kıymetini biliyoruz ve Rusya'nın büyük önem verdiği bu karşılıklı diyaloğu devam ettirme noktasında ortak niyetimiz mevcuttur.