Türkiye'de yeni bir ekonomik dalga yükseliyor, iade edilen veya arızalı ürünler tamir edilip tekrar satışa çıkarılıyor. Bu modele de "E-Tekrar Ekonomisi" deniyor. Uzmanlara göre, bu alana yapılan her yatırım hem kâr sağlıyor hem de atıklara yeni bir hayat veriyor. KOBİ'ler de bu alanda kendi yeteneklerini güçlendirmek için düğmeye basmış durumda. Online alışverişin büyümesiyle birlikte geri gönderilen ürün miktarı da artıyor. 2025 verilerine göre Türkiye'de online alışverişte iade oranı ortalama yüzde 21. En çok iade edilen kategori kıyafet ve ayakkabı, burada oran yüzde 35'e kadar yükseliyor. Küçük ev aletlerinde oran yüzde 18, hediyelik eşya ve dekorasyonda yüzde 12 civarında. Eskiden bu ürünlerin büyük kısmı depolarda bekliyor ve sonunda atık oluyordu. Bugün ise tablo değişti: her iade, tamir edilip tekrar satışa dönerek gelir yaratıyor.

GİRİŞİMCİLER DE YÖNELDİ
İstanbul, Bursa, Konya ve Gaziantep'te küçük tamir atölyeleri birer üretim merkezine dönüşmüş durumda. Raflarda elektrikli süpürgeler, tost makineleri, ütüler ve küçük elektronik cihazlar bekliyor. Ustalar parçaları değiştiriyor, cihazları test ediyor ve ürünler tekrar çalışır hale geliyor. Üzerine "Yenilenmiş – Garantili" etiketi yapıştırılıyor ve fiyatı sıfır ürünün altında belirleniyor. Tüketici uygun fiyatla alıyor, işletme depodaki yükü gelire çeviriyor. Yalnızca ustalar değil, girişimciler de bu alana yatırım yapıyor. Son bir yılda birçok şehirde yenileme merkezleri açıldı. Bazı işletmeler sadece beyaz eşyaya, bazıları bilgisayar ve telefona odaklanıyor. Ürünler kayıt altına alınıyor, teknik kontrol yapılıyor, parça değiştiriliyor ve garanti belgesi hazırlanıyor. Bir girişimci modeli şöyle özetliyor: "Elimizdeki ürünü tekrar ekonomiye kazandırıyoruz. Kârlıyız, sürdürülebiliriz ve talep her ay artıyor." Yıllar boyunca depolara geri gelen ürünler işletmeler için yük sayılıyordu. Şimdi ise o depolar birer fırsat havuzu. Her şey değerlendiriliyor. Böylece hem ürün atığı azalıyor hem de maliyet.
FİYAT AVANTAJI TERCİHİ GÜÇLENDİRİYOR
Yenilenmiş ürünler sıfır ürünlerden genellikle yüzde 30-40 daha ucuz. Ayrıca satıcılar garanti veriyor. Ekonomik koşullarda bu fiyat farkı büyük avantaj sağlıyor. Tüketici için "akıllı alışveriş" algısı oluşuyor, talep artıyor. Hem çevreci hem hesaplı. Ekonomistler bu trendin 2026'da daha da genişleyeceğini söylüyor. Yenileme merkezlerinin sayısı artacak, markalar ve atölyeler iş birliği yapacak, lojistik ve servis ağları büyüyecek. Bu yalnızca bir iş modeli değil, yeni bir kültür. Ürünün ömrü bitmiyor; tamir ediliyor, tekrar kullanılıyor.