Türkiye'nin en iyi haber sitesi
TİMUR SIRT

Büyükler yeni fikirden korkuyor

2001 krizini bahane eden büyük şirketlerin ana işlerine odaklanmasının Gittigidiyor’u büyütmelerini sağladığını belirten Serkan Borançılı, “Küçük girişimler hayatta kalmak için mücadele etmek zorundadır” diyerek, yeni girişimi Getir’deki deneyimlerini anlattı

Startups.Watch 2018 rakamlarının açıklandığı etkinlikte sahneye çıkan Serkan Borançılı başarılı girişim hikâyesinden sonra isabetli yatırım kararlarıyla da dikkat çekiyor. Gittigidiyor'u kurup e-bay'e satan başarılı kurucu ekibin içinde yer alan Serkan Borançılı, yatırımcı olarak Getir projesiyle devam ediyor. Serkan Borançılı, etkinlikte yaptığı konuşmada büyük şirketlerin 2001 krizini bahanesiyle kendi yaptıkları işin dışına çıkmaya çekindikleri için Gittigidiyor'a rakip olmayı düşünen pek çok şirketin geri adım atmasının kendilerine yaradığını söyledi. Borançılı, "Her şeye rağmen ayakta kalıp büyümeye devam etme kararı vermek zorundaydık. Gittigidiyor'u biz 5 Şubat 2001'de kurduk. Büyük gruplar 2001 krizini bahane ederek ana işlerine odaklanmaya karar verince bizim için önemli bir fırsat doğdu. Büyükler yeni fikirlere korkarak yaklaştığı dönemde küçük girişimciler için fırsat oluşuyor" diyerek, küçük girişimlerin mazeret yerine çözüm üretmek zorunda olduğunu söyledi.

GETİR BULAŞICI FİKİR
"18 yıl önce garajda 2 arkadaş başlayıp iyi bir yere getirebiliyordunuz. Şimdi rakamlara ve teknolojilere hakim olmanız gereken iyi ekip dönemi" diyen Serkan Borançılı bugünün rekabet koşullarını ve Getir'in ortaya çıkışını şöyle anlatıyor: "Ancak 18 yıl öncesine göre pozitif tarafı da müşteri artık hazır. Getir Nazım Salur'a ait harika bir fikir. BiTaksi ekranına bakarken çıkmış. Biz 3 dakikada bir taksi veriyoruz. Onun yerine ticari araçların olduğu bir girişim hayal ediyor. Nazım abi Getir projesini evinin bahçesinde ilk bana anlattı. Ben de 'mal kimde' diye sordum. 'Mal bizde' yanıtını alınca, 'bu işe hayatta girmem' dedim. O da bana Belki ben bu işe 2 sene sonra başlarım' dedi. Ben eve gidince düşünmeye başladım. İnternette benzer bir iş var mı diye baktım. Sabaha karşı 'Birşeyi de Türkiye'den biz çıkartalım' diye düşündüm. Sabahı zor ettim. Sabah 11:00 da Nazım abiyi aradım. 'Getir işine ben de giriyorum. İlk parayı da ben koyuyorum' dedim."

GETİR DEMEK BASİT AMA İŞ KARMAŞIK
Getir uygulaması kullanıcı için son dererece basit ama operasyonu yürütenler için oldukça karmaşık bir işleyiş var. Bu karmaşık tamamen veri ve lokasyon bazlı algoritmanın arkasındaki işleyişi, Getir Yemek hariç son durumu Serkan Borançılı şöyle anlatıyor: "İstanbul'da 76 depomuz var. 30 kişilik bir veri ekibi var. Nerede depo açmamız gerektiğini veri ekibi bize söylüyor. 2 sokak hatayla doğru depoyu kuruyoruz. Hangi siparişin hangi kureyenin ekranına düşeceğine algoritmaya göre karar veriyoruz. Kullanıcıların alışkanlıklarını her an takip ediyoruz. Kedi maması sipariş etmeyen müşterimize asla kedi maması bildirimi göndermiyoruz."

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA